Cumhuriyet rejimi genel anlamda hükümet veya devlet başkanının belli bir süre içinde ve anayasa ile önceden belirlenmiş yetkilerle halk tarafından demokratik seçimlerle, belli süreler için seçildiği bir yönetim biçimidir.
Bu sürenin çeşitli nedenlerle uzatılması cumhuriyet rejiminden uzaklaşıp monarşik bir rejime yönelmeye sebep olur.
Cumhuriyet rejiminde süreler anayasa ile tespit edilmiş olanlardır.
Türkiye Cumhuriyeti 29 Ekim 19237 de Milli Kurtuluş savası sonucunda kurulmuş ve ülke sınırları gazi ve şehitlerimizin kanları ile çizilmiş mukaddes bir cumhuriyet rejimi olup garantisini Yüce Atatürk’ün ifade ettiği gibi etnik milliyetçilikten uzak 'Ne mutlu Türküm' diyen Kurtuluş savaşımız sonucunda kanla belirlenen sınırlarımız icindeki etnik kökenleri ne olursa olsun Türk halkına aittir.
100 yılını kutladığımız günlerde, bu topraklarda yaşayan halkımız Türkiye Cumhuriyetinin en büyük teminatıdır.
Etnik milliyetçilikten uzak, "Ne mutlu Türküm" diyebilen bu toprakların asil sahipleri olan vatandaşlarımız ve onların torunlarına Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşunun 100. Yılında hepimizin minnet borcunu hatırlatır, yüce Atatürk’ün Türk Gençliğine Hitabesinde dediği gibi;
Cumhuriyeti korumak ve kollamak için gerekli gücün 'muhtaç olduğun kuvvet damarlarındaki asil kanda mevcuttur' sözünü hatırlatmak isterim.
Türkiye Cumhuriyetinin 100 yılı kutlu olsun.
Yorum Yazın