Bakan Güler, KKTC Cumhurbaşkanı Tatar tarafından kabul edildi
Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Kıbrıs Barış Harekâtı’nın 50’nci yıl dönümü kutlamalarına katılmak ve resmi temaslarda bulunmak üzere beraberinde TSK Komuta Kademesi ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne (KKTC) geldi. Bakan Güler, temasları çerçevesinde KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar tarafından kabul edildi. Kabulde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Metin Gürak, Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Ercüment Tatlıoğlu, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Selçuk Bayraktaroğlu, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ziya Cemal Kadıoğlu ve Lefkoşa Büyükelçisi Metin Feyzioğlu da hazır bulundu. Kabulde konuşan Bakan Güler, Kıbrıs Barış Harekatı’nın 50’nci yıl dönümü nedeniyle Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde bulunmaktan ve Cumhurbaşkanı Tatar’ı ziyaret etmekten büyük memnuniyet duyduğunu ifade etti. Bakan Güler, “Şanlı tarihimizde müstesna bir yere sahip olan harekâtın yıl dönümünün haklı gurur ve mutluluğunu yaşadığımız bu özel ve anlamlı günde, Kıbrıslı kardeşlerimizle birlikte olmaktan ve 20 Temmuz Mutlu Barış Harekatı’nın 50’ncini yıl dönümünü kutlamaktan ayrıca büyük bir mutluluk duyduğumuzu da ifade etmek istiyorum” dedi. Güler, “Türkiye, yıllarca devam eden Kıbrıs sorununun, soydaşlarımıza yönelik zulüm ve baskıya dönüşmesi karşısında, uluslararası hukuktan doğan hakları çerçevesinde Mutlu Barış Harekâtı’nı icra etmiştir” ifadelerini kullandı.
“Adaya barış ve huzur gelmiştir”
“Kahraman ordumuzun büyük bir başarıyla icra ettiği bu harekât ile adaya barış ve huzur gelmiştir” diyen Bakan Yaşar Güler, hem Kıbrıslı Türkler hem de Kıbrıslı Rumlar için adaya barış ve huzurun getirildiğini söyledi. Güler, “Kıbrıs sorununun çözümüne yönelik Cumhurbaşkanı Tatar’ın vizyonu ile ortaya koyduğu yoğun gayretler geleceğe yönelik umutlarımızı da artırmaktadır” açıklamasını yaptı.
Bakan Güler, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
“Türkiye olarak, yarım asır önce olduğu gibi bugün de Garanti ve İttifak Antlaşmaları doğrultusunda tüm gücümüz ve imkânlarımızla Kıbrıslı kardeşlerimizin yanında olmaya devam edeceğiz. Bu vesileyle aziz şehitlerimizi, Kıbrıslı mücahitler ile mücahideleri ve ebediyete irtihal eden kahraman gazilerimizi rahmet ve minnetle anıyor; harekâtta görev almış tüm komutanlarımızı, kahraman Mehmetçiklerimizi saygıyla yâd ediyorum.”
“Türkiye’nin garantörlüğü ve Türk askerinin adadaki varlığı kırmızı çizgimizdir”
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar kabulde yaptığı konuşmada, “Yarın, Kıbrıs Barış Harekatı’nın 50’nci yıl dönümünü büyük bir coşku ile kutlamanın mutluluğunu birlikte yaşayacağız” diyerek, 20 Temmuz’da Kıbrıslı Türklerin küllerinden yeniden doğduğunu, bağımsızlığına ve özgürlüğüne kavuştuğunu, mücahitler ile birlikte Mehmetçiklerin destan yazdığını söyledi.
Barış Harekatı’nın sadece adada Kıbrıs Türklerin barış ve huzuru için değil, Rumlar ve Yunanlılar için, Doğu Akdeniz’de barış, huzur ve istikrarın sağlanması için de önemli olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Tatar, Ukrayna ve Gazze’de olduğu gibi dünyanın farklı bölgelerinde yaşanan çatışmaların, savaşların tekrar yaşanabileceği ve eski husumetlerin tekrardan çatışmaya dönüşebileceğini açık ve net bir şekilde gösterdiğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs’ta bir anlaşma olacaksa iki egemen eşit devletin iş birliğine dayanması, Türkiye’nin garantörlüğünün ve Türk askerinin adadaki varlığının devam etmesi gerektiğini vurgulayarak, “Türkiye’nin garantörlüğü ve Türk askerinin adadaki varlığı kırmızı çizgimizdir” dedi.
Kuzey’in ve Güney’in AB içerisinde yer alacağı federal bir devlet temelinde muhtemel bir çözümde, ‘sıfır asker, sıfır garantinin gündeme geleceği ve Türkiye’nin adadan çekilmesiyle Kıbrıslı Türklerin asimile edileceği bir yapı oluşacağına işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, “Böyle bir tehlikeye, böyle bir maceraya Kıbrıs Türkü ve Türkiye Cumhuriyeti onay vermeyecektir” dedi.
Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye’nin tam desteğiyle Kıbrıs Türk tarafının yürütmekte olduğu yeni siyasetine işaret ederek, Kıbrıs’ta yeni bir müzakere sürecinin ancak Kıbrıs Türk tarafının egemen eşitliğinin ve eşit uluslararası statüsünün teyit edilmesiyle başlayabileceğini vurguladı.
Yorum Yazın